Annemin küçükken bize okuduğu ve çok sevdiğim bir kitap vardı. Kitabın adı “Lotsa de Casha” ve yazarı hepimizin bildiği, tanıdığı Madonna. Kitabın hikayesi hayal meyal aklımda olsa da orada geçen bir sözü unutmadım: “Mutsuz insanlar etrafındakilerin de mutsuz olmasını ister”.
Dünyada akıl sağlığı yerinde olup mutsuz olmak isteyen biri yoktur, hepimiz mutluluk arıyoruz. Ancak mutluluk herkese göre farklı bir anlama geliyor, aslında huzurun ve dolayısıyla mutluluğun başladığı bir nokta çok net: Pozitiflik. Meditasyon yapın, zihninizi arındırın demeyeceğim, benim de buna ne zamanım var ne de bunu yapacak disiplinim. Mutluluğun başladığı yer çevreniz.
Çevrenizde durmadan olayları büyüten, söylenen, sizi yargılayan insanlar oldukça mutluluk mümkün mü sizce? Her zaman mutlu olmak mümkün değil, hayatta ister istemez problemlerle karşılaşıyoruz ama olay çözüm odaklı olmak. Bir sorunu büyütmek, durmadan ortaya çıkarmak sadece üzüntüye, gerginliğe sebep olur. Beraber geçirdiğiniz zamanları işkenceye dönüştüren, sadece hayatından söylenen ve sorunlarını size anlatan kişiler mutluluğunuzu önler.
Kendi hayatımda da çevremde durmadan söylenen kişiler var. Okulda aldığımız zor bir program var üstüne lise dörde geçince üniversite stresi de artıyor, bu durumda hepimizin çok işi var. Bazı kişiler sanki diğerlerinin işi yokmuş gibi durmadan yapması gerekenleri anlatıyor, söyleniyor. Kim durmadan bunları dinlemek ister ki? Çevrenizdeki insanları değiştiremezsiniz ama çevrenizde olmasını istediklerinizi seçebilirsiniz.
Belki de o negatif kişi sizsiniz, o zaman sorunu kendinizde çözmelisiniz. Çevrenizde sizinle beraber sorunlarınızı büyüten insanlar yerine sizi eğlenmeye, spontane olmaya, gülmeye iten kişiler ile beraber olmalısınız. Mutlu ve huzurlu bir hayat sizin de hakkınız; sorunlar kadar güzellikler de var çevrenizde.
Kendi hayatımdan verebileceğim en güzel örnek yıllar yıllar önce gittiğimiz bir tatil. Yılbaşını kutlamak için ilginç bir seçim yaparak Cumalıkızık Köyü’ne gitmiştik. Bilenleriniz vardır, Bursa’daki eski bir Osmanlı köyü. Dar sokakları ve tarihi evleri ile gezmek için ilginç bir yer olsa da yılbaşı için komik bir seçim olmuştu. Kaldığımız yerde bize vaat edilen hiçbir şey olmamakla birlikte çok komik anılar yaşadık. Yılbaşını yer sofralarında kutlamıştık, “canlı müzik” denilen ise cızırtılı bir radyo çıkmıştı. Birkaç aile olarak gittiğimiz bu komik tatil otel veya yemekler için söylenmekle değil olduğumuz duruma gülmek, keyfini çıkarmakla geçti. Mutsuz insanların çevresindekileri mutsuz etmeye çalıştığı gibi mutluluk da bulaşıcıdır, paylaştıkça da artar.
Hayattan beklentimi soranlara cevabım “mutluluk” olur.
Çok güzel olmuş böyle yazıların devamının gelmesini çok isterim
BeğenLiked by 1 kişi