5 yaşında bir köpeğim var, adı Köpük. Ben de çoğu kişi gibi küçük yaşlardan beri köpek isteyen bir çocuktum, annemler bu köpek aşkının 3 yaşında başladığını söylüyorlar. Köpek sahibi olmadan neredeyse her şeyi bildiğimi sanıyordum, çok araştırma yapmıştım ama geçen 5 yıl içinde çok şey öğrendim. Bu bilgilerimi sizinle paylaşmak istiyorum, belki köpek sahibi olmak isteyen bazı kişilere yardımcı olur.
Her zaman yavru kalmayacak
Köpük bize yavruyken, minicikken geldi. Kimsenin bu kadar tatlı bir canlıya hayır diyebileceğini düşünmüyorum, zaten sorun da bu oluyor; herkes yavru bir köpek istiyor sonrasını hesap etmiyor. Bir köpek sahiplenmeyi düşünüyorsanız o tatlı köpeğin büyüyeceğini unutmayın.
Yavru bakımı
Evinize yeni gelen köpek hemen uyum sağlayamaz, ayrıca o bir bebek. Tabii ki altına kaçıracak, yanlışlıkla canınızı yakacak, bir şeyler kemirecek. Bir yavru köpek aşıları tamamlanmadan yani yaklaşık 4-5 aylık olmadan dışarıda tuvaletini yapamaz, yani ilk aylarınızda çiş kokusuna alışmalısınız. Neyse ki bu durumlar için büyük pedler var yere koyulan, oraya yapmaya alıştığında daha kolay olacak her şey. Ayrıca yavru köpekler tıpkı bebek gibi gün boyu ilgi istiyor, gece uyandırıyor sizi. Bunun yanında dişleri çıktığı için etrafı kemiriyorlar, bunlara hazır olun.
Tuvalet eğitimi
Dışarı çıkma zamanı geldiğinde pedlerden, gazete kağıtlarından kurtulup bahçeye/sokağa çıkarıyorsunuz. Dışarıda her iş gördüğünde ödül mama vererek bu alışkanlığı kazanmasını sağlıyorsunuz. Bu dönemde günde 4 kere çıkarmak bile gerekebilir. Kafes yöntemi ile, eve alacağınız içine rahatça yatacağı bir kafes, alışkanlığı kazanmasına yardımcı olursunuz. Kafes fikri kötü gelebilir ama aslında içinde minderi olan bu kafesi yuvası gibi görüyor köpekler ve siz evde olmadığınızda kapattığınız yer kafes olduğu için oraya çiş yapmıyor, köpekler yuvasını pisletmez. Zamanla kapamayı bırakıyorsunuz zaten ama Köpük hala kafesini çok sever. Artık Köpük’ün sabah ve akşam olmak üzere sadece 2 kere aşağı indiriyoruz, eve kesinlikle yapmıyor.
Asla büyümeyen bebek
Onların ağzı var , dili yok. Hasta olduğunda, aç olduğunda, çişi geldiğinde size söyleyemez. Bu yüzden köpeğinizi tanımalısınız, zaten bu zamanla oturan bir şey. Mesela Köpük’ün topu koltuğun altına kaçsa bana hemen anlatır bunu. Sizde zamanla aranızda böyle bir bağ kuracaksınız, sadece hemen olmasını beklemeyin.
Ek masraflar
Köpek sahibi olmak ucuz bir şey değil. Hesap etmeniz gereken masraflar şunlar: Veteriner masrafları(bebekken çok aşısı oluyor bunun yanında her ay olan 2 parazit ilacı ve yıllık aşıları var), tasması, kayışı, maması, tası, tarak ve şampuan gibi bakımla ilgili şeyler, istiyorsanız oyuncak ve aksesuarlar… Bunları düşünmeli ve size uygunluğunu tartmalısınız.
Yemek Vakti
Köpekler asla doymuyor! Her köpeğin değişen bir maması ve mama miktarı var. Bu konuda verebileceğim tek öneri söylenenlere uymak. Bunun yanında köpeğinizi tatlılardan uzak tutun, kör olmalarına sebep oluyor, ve maması dışında yemek vermemeye özen gösterin.
“Arkadaşımın köpeği” olayı
Arkadaşınızın çok tatlı bir köpeği varsa “Yaa, ben de onun gibi köpek istiyorum” diye düşünüp bir köpek sahiplenmek yanlış olacaktır. Tıpkı insanlar gibi köpekler de farklı kişiliklere özelliklere sahip. Aynı görünümü var diye o şekilde davranacak demek değil.
Cinsellik ve kısırlaştırmak
Köpeklerin doğası gereği içgüdüsel olarak bir eş arayışına giriyorlar. Erkek köpeklerde bu daha belirgin gözlemleniyor genelde. Kısırlaştırma ameliyatı hem bu içgüdüyü dizginliyor hem de özellikle dişi köpeklerde bazı sağlık sorunlarının oluşmasını engelliyor. Bazılarınız bilmeyebilir, köpekler de insanlar gibi adet görüyor. 6 ayda bir olan ortalama 2-3 hafta süren bir dönem. Kendileri temizliyorlar genelde, ayrıca bunun için köpek donları var! Çok ciddiyim, kuyruk deliği olan köpek donları satılıyor bunlarda etrafa bulaşmasını önlüyor. Kısırlaştıktan sonra adet görmüyor tabii ki.
Temizlik zamanı
Çoğu köpek tüy döküyor, bunu önleyemeyiz. Yapabileceğiniz şeylerden biri köpeğinizi sıkça taramak, köpek tarakları ile taradığınızda tüylerin çoğunu alıyorsunuz ve temizlemesi kolay oluyor. Köpekler kokabilir de, kimi insanlar köpeklerini sıkça yıkamanın çözüm olduğunu sanıyor ancak bu yanlış. İnsanlarda olduğu gibi köpeklerin derisinde, tüylerin altında bir yağ katmanı var. Bu derilerinin nem oranını dengeliyor ve tüylerin sağlığını koruyor. Çok yıkadığınızda kimyasallar bu katmanı zedeler, bu yüzden çok yıkamamaya özen gösterin. Örneğin biz Köpük’ü ayda 1 yıkıyoruz.
Özel hareketler için eğitimler
“Otur”, “yat” gibi komutları öğrenmesini istiyorsanız internetten yol gösterici videolar izleyebilir, yönlendiren kitaplar edinebilir veya imkanınız varsa size öğreticek bir öğretmen/eğitmen tutabilirsiniz. Önemli olan nokta köpeğin kendi sahibinden öğrenmesi.
Tatiller
Seyahata çıktığınızda köpeğinizi ne yapacağınızı düşünüyorsanız bunun için köpek otelleri olduğunu bilmelisiniz. Eğer imkanınız varsa köpeğinizi bu otellere bırakabilirsiniz. Bizim tercih ettiğimiz otel Mutlu Köpek Oteli, kesinlikle öneririm. Bunun dışında kabul eden bir arkadaşa, akrabaya bırakabilirsiniz.
Satın alma sahiplen
İnternette tatlı, cins köpekleri görüyorsunuz. Çoğunuzun bilmediği bir şey olabilir, cins köpekler genetik hastalık taşıyor genelde yani sağlık açısından kırma köpeklerden daha şanssızlar. Ben de bunu bilmiyordum, mesela Köpük’ün cinsi olan Cavalier King Charleslar’da kalp ve solunum hastalıkları çok yaygın, Köpük’ün de tıkanmasına sebep olan astımı var. Bunun yanında barınaklar ile köpek sahibi olduktan sonra haşır neşir oldum, keşke daha önce de bilseydim. Köpek sahibi olacaksanız önce bir barınağa gidin, ne güzel köpekler illa cins diyorsanız harika cinsler var. Çokça yavru olduğu gibi genç köpekleri de sahiplenebilirsiniz. Bu aslında çoğu kişi için daha uygun olacaktır, yavru bakımı düşündüğünüzden daha zor inanın. Ayrıca bir canlıya ikinci bir hayat şansı veriyorsunuz, onu kurtarıyorsunuz!
Ailenizden biri
Köpek sahibi olmanın bazı zorlukları olsa da eve geldiğinizde sizi büyük bir neşeyle karşılayan bir canlı olması paha biçilemez. Ona o kadar alışıyorsunuz ki… Her gece beraber uyuyorum, eve geliyorum cevap vermeyecek olsa da onla konuşuyorum, üzgün olduğumda yanıma geliyor ve elimi yalıyor -bilirsiniz bu köpekler için öpmek demek-, her zaman beni güldürebiliyor. Bir hayvanı sevmeden anlayabileceğiniz bir bağ değil bu… Bir hayvan sahibi olmasanız da bu sevgiyi hissetmenizi dilerim.
Evcil hayvanlar ile ilgili her türlü sorunuzun cevabını Kalbimdeki Patiler adlı siteden bulabilirsiniz.