Küçükken masallarda dinleyip durduk, kötü kraliçe ve masum prenses… Keskin bir çizgi iyi ve kötüyü ayırıyordu ve son hep mutlu sondu, iyiler her zaman kazanıyordu. Peki ya gerçek hayatta iyiler her zaman kazanır mı? Ne yazık ki hayır. 

Yaşım daha 17, çok görmüş geçirmiş biri olduğumu söyleyemem. Ama bir gerçek var ki, iyilik ve kötülük hayatımızın her evresinde var. Size iyilik nedir diye sorsam alacağım bazı klasik cevaplar vardır: Bağış yapmak, yardıma muhtaçlara yardım etmek… Her insan hayatında iyilik de kötülük de yapar, yapılan bir hareketin iyi olup olmaması da tartışılabilir, yaptığınız bir iyilik bir başkasına kötülük olarak dönebilir. Kısaca iyilik de kötülük de perspektife dayalıdır.

Gördüğüm ve öğrendiğim önemli bir şey kötülüğün iyilikten daha kolay olduğu. Bunun sebebi iyilik yapmanın ve iyi bir insan olmanın çok daha zor olması aslında. Bir kötülük görüp göz yuman insanlar da kötülüğü yapan kadar kötülerdir. İşte bu yüzden kötü olmak iyi olmaktan çok daha kolaydır.

Size somut bir örnek ile anlatmak istiyorum bu durumu. Bu ayın başlarında Denizli’de bir kamyonun kasasında onlarca ölü köpek bulundu. Ben hayvanları bu kadar seven ve hayvan haklarına bu kadar önem veren biri olarak bu haberi duyunca çok üzüldüm, fotoğraflara bakamadım bile. Buna üzülmek için hayvansever olmaya gerek yok, onlarca can havasızlıktan işkence çekerek can vermiş, üzülmemek elde mi? Bunu öğrendim ve insanlara yaymak istedim. Niye mi, bu kötülük karşılıksız kalmasın unutulmasın diye. Bir çok kişi “Ay anlatma ben dayanamam” dedi bana. İşte bu göz yummaktır. Evet, çok acı dolu bir durum ve o köpekler geri gelmeyecek ama sessiz kaldıkça sadece bencil bir grup insanın mahallesinde en doğal hakları olan eylemi yaptıkları, yaşadıkları için toplanan ve bir yere taşınma gerekçesiyle sıcaktan, açlıktan, susuzluktan, havasızlıktan ölen bu canlılar unutulacak. İyi niyetli bir insan olduğunuz için bu durumu kaldıramayacağınızı düşünebilirsiniz ama iyi bir insan olmak durumdan haberdar olup ölümlere sebep olanların cezayı çekmesini sağlamaktır, bir devekuşu misali görmek istemediklerinizden kaçmak değil.

Bu sadece bir örnek. İnsan hakları, ayrımcılık, kadın cinayetleri, yozlaşan adalet vesaire vesaire… Devekuşu gibi kafayı kuma gömüp sadece “dayanamıyorum”, “bir şey yapamıyorum” gibi bahaneler ile olayları görmezden gelmek asla iyilik yapmak değildir, kötülüğe göz yummaktır. Kimse “ben kötü bir insanım” demek istemez, siz de iyi niyetli bir kötü olmayın. “Ben bir kişiyim, ne yapabilirim ki” demeyin, damlaya damlaya göl olur. Kötülüğün karşısında her zaman yapacak bir şey vardır, sessiz kalmak sadece kötülüğe hizmet etmektir.